Araçlardaki ESP sistemi nedir? ESP ne işe yarar?
Araçlardaki ESP sistemi
Teknolojik gelişmeler ile birlikte firmalar,otomobil alacaklar için teknolojinin son nimetlerine ulaşma fırsatı sunarken, diğer taraftan ilginç bir sorunu da neden oluyor. Araçların sahip olduğu teknik özellikleri simgeleyen ABS, ASR, EBD, ESP, MSR, HLA, IPS, CDI, TDI gibi onlarca yabancı terim, otomotiv dünyasını yakından takip eden teknoloji meraklıları için sorun olmayabilir. Ancak, yeni bir otomobile sahip olma hayalini kuran, ancak otomotiv teknolojisine yakından izleme gereği duymayanlar için ise anlaşılırlık sorununa yol açabiliyor.
Otomobillerin donanımlarını ve teknolojik özelliklerini anlatan ifadeler, yabancı dillerdeki kullanımlarına göre kısaltıldığı için anlaşılması güçleşiyor. Üstelik, aynı teknik özellikler, üreticiler tarafından farklı isimlerle de anılabiliyor. Aynı özellik, bir otomobil markasında farklı, diğer markada farklı isimlendirilebiliyor.
ABS:
”Antiblock Brake System”in kısaltması olan ABS, sürücülere, tekerlekler kilitlenmeden fren yapma olanağı sağlayan, bu sayede aracın manevra ve kontrol yeteneğini artırarak sürücüye yardımcı olan sistemi ifade ediyor.
ESP:
Elektronik Stabilite Programı (ESP), sensörler sayesinde otomobilin seyir halinde çizgisini korumasına, savrulmadan stabil bir şekilde seyrini sürdürmesine yardımcı olan sistemi anlatıyor.
BAS veya EBA:
”Brake Assist System” ve ”Emergency Brake Assist”in kısaltmaları olan BAS ve EBA, sürücünün fren pedalına sert basması halinde fren gücünün tam olarak devreye girmesini simgeliyor.
MSR:
”Motor Schleppmomenten Regelung”un kısaltması olan MSR, özellikle kaygan zeminlerde, sürücünün ayağını gaz pedalından çekmesiyle oluşacak kaymayı, motor torkunu kullanarak önlemeye çalışan sistemin adı.
ASR:
”Anti Schlupf Regelung”un kısaltması olan ve Türkçe’ye antipatinaj sistemi olarak de çevrilebilen ASR, araçta patinaja geçildiğinde çekiş olan tekerleklere giden gücü kontrol ederek tutunmayı sağlıyor. Bu sistem, bazı markalarda ”EDL-Elektronik Defransiyel Kilidi” olarak da adlandırılıyor.
EBD:
”Electronic Brake Distributor”ün kısaltması olan ”EBD” sistemi, fren yapılması halinde gücün ön ve arkadaki akslara dengeli şekilde dağılmasını ve böylece güvenli fren yapılmasına yardımcı oluyor.
ASC T:
”Elektronik çekiş kontrol sistemi” olarak tanımlanan sistem, aracı seyir halindeyken sensörler aracılığıyla sürekli takip ediyor. Bu sistem, bazı markalarda ”TCS” olarak isimlendiriliyor.
EPB veya APB:
Klasik el freninin yerine geçen bu sistemde, el freni, anahtar kontak yuvasından çıkarıldığında otomatik olarak devreye giriyor.
SRS:
”Suplementary Restraint System”in kısaltması SRS, ”Airbag”i ifade ediyor. Türkçe’de hava yastığı olarak kullanılan sistem, çarpışma sırasında, çok kısa bir süre içinde otomatik olarak devreye girerek, sürücü ve yolcuların korunmasını sağlıyor.
HLA:
”Yokuş kalkış desteği” olarak Türkçeye çevrilen teknik, rampada duran aracın stop ettirilmeden kalkışına yardımcı oluyor.
Tiptronic: Araçlardakişanzımanın manüel ya da otomatik olarak kullanılmasını ifade ediyor.
Cruise Control: Otomatik hız kontrol sistemi olarak tanımlanan ”Cruise Control” sürücü tarafından devreye sokulduğunda, aracın hızı sabitleniyor sistem gaza, frene ya da sistemi çalıştıran düğmeye yeniden basıldığında devreden çıkıyor. Yeni nesil bazı modellerde kullanılan, “Akıllı Cruise Control” sistemi ise sensörler aracılığıyla öndeki araçla olan mesafeyi kontrol ederek aracı yavaşlatıyor. Buna benzer teknolojiler bazı markalarda “ACC-Adaptif Hız Kontrol Sistemi” olarak da adlandırıyor.
Bazı markaların ”IPS-Akıllı Güvenlik Sistemi” olarak isimlendirdiği sistem, kontak anahtarının içindeki çip yardımıyla, kopya kontak anahtarlarının motoru çalıştırmasını önlüyor.
Benzer teknolojiler farklı üreticiler tarafından farklı isimlendirildiği için bu örnekleri çoğaltmak da mümkün.
Diğer taraftan araçların motor özellikleri de yine kısaltmalarla simgeleniyor. Dizel araçlarda kullanılan ”tdi” simgesi, otomobilin turbo, dizel ve enjeksiyonlu olduğunu anlatıyor. Daha yeni modellerde kullanılan ”cdi” terimi ise ”Common roil diesel injektion”ın kısaltması anlamına geliyor. Bu sistem yakıtı püskürtmede kullanılan farklı yöntemlerle yakıtın daha iyi yanması ve atık yakıt kalmamasını sağlıyor.
Motorun ”TSI” özellikli olması turbolu ve hava kompresörlü motor, ”FSI’‘ olması ise yakıt katmanlı homojen motor anlamına geliyor. Ayrıca, bazı firmalar ürettikleri motorlara Zetec, Duratec, Duratorq, VVT, VVTI gibi özel isimler de veriyorlar.
Farklı firmalarda farklı isimlerle anılan bu sistemin mantığı genel olarak şöyledir;
Bir merkezi kontrol ünitesi, direksiyon açı sensörlerinden, moment sensörlerinden, ABS fren sisteminin sensörlerinden gelen verileri değerlendirerek, aracın kayıp kaymadığını hesaplar. Buna göre gerekli tekerlere fren yaptırarak ve motor gücüne müdahale ederek aracı tekrar izine döndürmeye çalışır. Örneğin araç önden kayarsa viraj içinde kalan arka tekerlek, arkadan kayarsa viraj dışında kalan ön tekerlek bağımsız olarak frenlenir. Böylece araç tekrar doğru ize döndürülmeye çalışılır.
ESP tek başına bir sistem olmamakla beraber ABS (kilitlenmeyi önleyen fren sistemi), ASR (patinaj önleme sistemi) ESP sistemini destekler durumdadır.
Yani ABS ve ASR olmadan bir araçta ESP varlığından söz edilemez.
ESP’yı oluşturan parçalar şöyle sıralanabilir:
Teker hız algılayıcıları : Aracın tekerlerinde bulunan ve hızını ayrı ayrı ölçebilen algılayıcılardır.
Yanal hız algılayıcı : Aracın doğrultusundan ne kadar saptığını ve yanal hızlarının ne olduğunu ESP’ye bildiren algılayıcıdır.
ABS hidroliği ve Fren Basıncı algılayıcısı : Ani fren durumlarında aracın tekerlerine uygulanan fren basıncını algılayan ve tekerin kilitlenmesini önleyen parçadır.
Direksiyon Açısı Algılayıcısı: Sürücünün gitmek istediği yönün algılanmasını sağlayan parçadır.
Elektronik Kontrol Ünitesi : Bütün algılayıcılardan gelen bilgi ve dökümanları kısa sürede değerlendirip, kritik durumlarda ESP’yi devreye sokan ünitedir.
Hızlı bir şekilde giderken önünüze engel çıkarsa ya da oldukça keskin bir viraja girerseniz, arabanın burnu düz bir doğrultuda kaymaya başlar. Direksiyonu çevirdiğiniz yöne araba gitmeyecektir.
Bu durumda teker hız algılayıcıları, ön tekerin kontrolden çıktığını anlar, ESP algılayıcılar ise sürücünün gitmek istediği yön ile arabanın gitmekte bulunduğu yön arasındaki farkı algılar. Sürücü sağ’a gitmek istiyorsa sağ arka tekere ESP fren uygular. Bu sayede arabanın burnu gitmek istenen yöne doğru düzelir.
Cruise Control: Otomatik hız kontrol sistemi olarak tanımlanan ”Cruise Control” sürücü tarafından devreye sokulduğunda, aracın hızı sabitleniyor sistem gaza, frene ya da sistemi çalıştıran düğmeye yeniden basıldığında devreden çıkıyor. Yeni nesil bazı modellerde kullanılan, “Akıllı Cruise Control” sistemi ise sensörler aracılığıyla öndeki araçla olan mesafeyi kontrol ederek aracı yavaşlatıyor. Buna benzer teknolojiler bazı markalarda “ACC-Adaptif Hız Kontrol Sistemi” olarak da adlandırıyor.
Bazı markaların ”IPS-Akıllı Güvenlik Sistemi” olarak isimlendirdiği sistem, kontak anahtarının içindeki çip yardımıyla, kopya kontak anahtarlarının motoru çalıştırmasını önlüyor.
Benzer teknolojiler farklı üreticiler tarafından farklı isimlendirildiği için bu örnekleri çoğaltmak da mümkün.
Diğer taraftan araçların motor özellikleri de yine kısaltmalarla simgeleniyor. Dizel araçlarda kullanılan ”tdi” simgesi, otomobilin turbo, dizel ve enjeksiyonlu olduğunu anlatıyor. Daha yeni modellerde kullanılan ”cdi” terimi ise ”Common roil diesel injektion”ın kısaltması anlamına geliyor. Bu sistem yakıtı püskürtmede kullanılan farklı yöntemlerle yakıtın daha iyi yanması ve atık yakıt kalmamasını sağlıyor.
Motorun ”TSI” özellikli olması turbolu ve hava kompresörlü motor, ”FSI’‘ olması ise yakıt katmanlı homojen motor anlamına geliyor. Ayrıca, bazı firmalar ürettikleri motorlara Zetec, Duratec, Duratorq, VVT, VVTI gibi özel isimler de veriyorlar.
ESP nedir?
ESP, Bosch tarafından geliştirilmiş, otomobillerde kullanılan bir sürüş destek birimidir. Açılımı ise; Electronic Stability Program (Elektronik Denge Programı) olan sistemi ilk defa Mercedes firması 1995 yılında CL modellerine opsiyonel olarak sunmaya başlamıştır. Buradaki stabilite ise denge, kararlılık ve sağlamlık anlamları taşımaktadır.Farklı firmalarda farklı isimlerle anılan bu sistemin mantığı genel olarak şöyledir;
Bir merkezi kontrol ünitesi, direksiyon açı sensörlerinden, moment sensörlerinden, ABS fren sisteminin sensörlerinden gelen verileri değerlendirerek, aracın kayıp kaymadığını hesaplar. Buna göre gerekli tekerlere fren yaptırarak ve motor gücüne müdahale ederek aracı tekrar izine döndürmeye çalışır. Örneğin araç önden kayarsa viraj içinde kalan arka tekerlek, arkadan kayarsa viraj dışında kalan ön tekerlek bağımsız olarak frenlenir. Böylece araç tekrar doğru ize döndürülmeye çalışılır.
ESP tek başına bir sistem olmamakla beraber ABS (kilitlenmeyi önleyen fren sistemi), ASR (patinaj önleme sistemi) ESP sistemini destekler durumdadır.
Yani ABS ve ASR olmadan bir araçta ESP varlığından söz edilemez.
ESP’yı oluşturan parçalar şöyle sıralanabilir:
Teker hız algılayıcıları : Aracın tekerlerinde bulunan ve hızını ayrı ayrı ölçebilen algılayıcılardır.
Yanal hız algılayıcı : Aracın doğrultusundan ne kadar saptığını ve yanal hızlarının ne olduğunu ESP’ye bildiren algılayıcıdır.
ABS hidroliği ve Fren Basıncı algılayıcısı : Ani fren durumlarında aracın tekerlerine uygulanan fren basıncını algılayan ve tekerin kilitlenmesini önleyen parçadır.
Direksiyon Açısı Algılayıcısı: Sürücünün gitmek istediği yönün algılanmasını sağlayan parçadır.
Elektronik Kontrol Ünitesi : Bütün algılayıcılardan gelen bilgi ve dökümanları kısa sürede değerlendirip, kritik durumlarda ESP’yi devreye sokan ünitedir.
Hızlı bir şekilde giderken önünüze engel çıkarsa ya da oldukça keskin bir viraja girerseniz, arabanın burnu düz bir doğrultuda kaymaya başlar. Direksiyonu çevirdiğiniz yöne araba gitmeyecektir.
Bu durumda teker hız algılayıcıları, ön tekerin kontrolden çıktığını anlar, ESP algılayıcılar ise sürücünün gitmek istediği yön ile arabanın gitmekte bulunduğu yön arasındaki farkı algılar. Sürücü sağ’a gitmek istiyorsa sağ arka tekere ESP fren uygular. Bu sayede arabanın burnu gitmek istenen yöne doğru düzelir.
ESP nasıl çalışıyor?
ESP sistemi temelde tekerleklere yerleştirilen bir kaç adet sensör, işletim bölümü ve müdahale bölümünden oluşuyor. Sensörler önden veya arkadan kayma durumundan boş dönen tekerleği tespit ediyor. Ardından bu bilgiyi sistemin kalbine gönderiyor. İşletim bölümü kaymanın düzeyini belirleyerek hangi tekerleklere ne miktarda fren basıncı uygulayacağını belirliyor. Sonra frenlemeyi yapacak üniteye bu bilgileri gönderip gerekli frenlemenin gerçekleşmesini sağlıyor. Fren uygulanan tekerlek yere tekrar güç iletmeye başlayarak, otomobilin izine dönmesini sağlıyor. Yaşam kurtarma konusunda iddialı olan ESP sistemiyle donatılan Mercedes marka araçlar geçtiğimiz yıl yüzde 42 oranında daha az kazaya karışmış. Amerikan Otoyol Güvenlik İdaresi (NHTSA) tarafından 1997-2002 yılları arasını kapsayan başka bir araştırmaya göreyse; savrulmadan dolayı yaşanan ölümcül kazalar ESP sayesinde yüzde 30 oranında azalmış. SUV sınıfındaki kaza oranındaki azalmaysa yüzde 63’lere kadar yükseliyor.ESP’nin devreye girdiği yerler
Araç viraja girdiğinde bir lastiğe fazla yük binerse o araç yere tutunamaz ve savrulmaya başlar. ESP tam burada devreye girer. Tek lastikteki yükü alır diğer lastiklere dağıtır ve boşa çıkan lastik tekrardan yola tutunmaya başlar. Bu sayede savrulma engellenir.
Elektronik denge sisteminin avantajları ESP farklı zemin, hız ve yağış koşullarında sürücünün hayatını kurtaran ve kolaylaştıran en önemli güvenli sürüş ekipmanıdır.ESP devreye girdiğinde gösterge panelinde ESP ışığı ya da bir kayma resmi yanar söner. ESP?nin devamlı devrede olması sürüş güvenliği açısından çok önemlidir.
Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde binek otomobiller ve 1.3 tonun altındaki hafif ticari araçlarda zorunlu hale gelecek ESP dışında, aynı şekilde lastik basınç kontrol sistemi de standart donanıma eklenmek zorunda yani en alt donanımda bile olacak.
ESP ve lastik basınç kontrol sistemi ülkemiz pazarında satılan araçların önemli kısmında üst donanım paketlerinde sunuluyor. Bugün için özellikle hafif ticari araçlarda isteğe bağlı olarak alınabilen ve pek tercih edilmeyen bu iki sistem zorunlu hale gelince en alt donanımda bile kullanılacak.
ESP’yi standart donanıma eklemenin maliyeti ortalama bin TL’yi bulurken, lastik basınç kontrol sistemi içinse yaklaşık 500 TL ödemek gerekecek. Her iki güvenlik donanımının araç başına maliyeti ortalama satış fiyatının yaklaşık yüzde 3’ünü bulacak.
Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde binek otomobiller ve 1.3 tonun altındaki hafif ticari araçlarda zorunlu hale gelecek ESP dışında, aynı şekilde lastik basınç kontrol sistemi de standart donanıma eklenmek zorunda yani en alt donanımda bile olacak.
ESP ve lastik basınç kontrol sistemi ülkemiz pazarında satılan araçların önemli kısmında üst donanım paketlerinde sunuluyor. Bugün için özellikle hafif ticari araçlarda isteğe bağlı olarak alınabilen ve pek tercih edilmeyen bu iki sistem zorunlu hale gelince en alt donanımda bile kullanılacak.
ESP’yi standart donanıma eklemenin maliyeti ortalama bin TL’yi bulurken, lastik basınç kontrol sistemi içinse yaklaşık 500 TL ödemek gerekecek. Her iki güvenlik donanımının araç başına maliyeti ortalama satış fiyatının yaklaşık yüzde 3’ünü bulacak.
Güzel bravo
YanıtlaSilGüzel anlatılmış
YanıtlaSilbilgi için tşk çok aydınlatcı açıklamalar
YanıtlaSilTşkler
YanıtlaSilTeşekkürler
YanıtlaSil40 km hızla giderken araba birden durdu ve esp devre dışı yazdı gaza bastık araba bostaymis gibi yürümedi araçi kapatıp açtım yola devam ettim.
YanıtlaSil